Bir yağmur damlası…



Geçtiğimiz hafta havayı koklayan adam fazlı mı abarttı ne bilemedim. Yağmurlu havayı sevmeme rağmen getiğimiz hafta hep dua ettim.

Allahım sen yardım et diye. Neden mi? Küçükken hep hatırlarım yağmur haberlerini felaket gibi verilirdi.  İş yerini ve evlerini su bastı, baraj taştı v.s Büyüdükçe anladım bazı şeyler altyapı eksiklerinden, giderlerden ve rogarlardan kaynaklandığını. Bilinç altı işte dua ettim bu sahneler bir daha yaşanmasın diye. Çiftçiler zarar görmesin bu felaket haberlerini tekrar duymayım diye...

Oysa ki; yağan yağmura benim tarafımdan baktığınızda bereketin yağdığı, bazen gökyüzünün hüzünlendiği için göz yaşlarını döktüğü doğrultusundaydı. Yağan yağmuru her zaman temizlik gibi gördüm ben. Yada öyle görmek istedim. Belki suyu sevdiğim için. Bütün pisliklerden arındıran bir özelliğe sahip olduğunu düşünmüş olabilirim.

Bilinçaltı işte…

Bazı insanlar yağmuru hisseder, diğerleri ise sadece ıslanır. “Bob Dylan”

Önemli olan;
Hayat fırtınada sığınak bulmak değildir.
Yağmurda dans etmeyi öğrenmektir. “Sherrilyn Kenyon”

Hayat bize yaşarken bazı anlamlar katar.  Bazıları dile gelir söylem olur. Bazıları ise yaşanır.  Eğer her ne yaşıyorsanız yağan yağmuru bu şekilde tanımlayabilirsiniz. Bazen gözyaşı bazen sevinç.

Tüm yağmur damlalarının sevinç göz yaşalarınız olması dileğiyle…

Mutlu kalın.



CONVERSATION

0 yorum:

Yorum Gönder

YUKARI
ÇIK