Bu hafta doldu hard diskim yazacak o kadar çok şey birikti ki, ama hepsini biranda tüketmek istemiyorum. Bu hafta güzel şeylerden bahsetmek istiyorum. Mutluluktan ve özgürlükten…
Aslında neler yaptığımı, ne aldığımı, ne giydiğimi kısaca bazılarınız gibi hava atmayı ve bunu bir aksesuar gibi taşımayı sevenlerden değilim. Kendi halimde biriyim ben. Affınıza sığınarak J geçtiğimiz hafta bir seyahatimiz oldu. Eşim, oğlum ve iki can dostum ile kızları. Nereye gittiğimiz çok önem taşımıyor. Öyle yedik, içtik, gezdik, aldık türünden bir yazı olmayacak bu merak etmeyin.
Siz hiç yaptınız mı?
Eşiniz ve çocuğunuzla sokaklarda dans ettiniz mi?
Özgürce çimlerde yuvarlandınız mı?
Yağmurda kendinize ayrıcalık tanımadan sırada beklediniz mi ve yağmurda ıslanmanın zevkine vardınız mı?
Farklı bir ülkeye ya da şehre gittiğinizde önceliğiniz kendinizden önce çocuklarınız oldu mu?
Çocukla çocuk olmayı başarabilip onların dünyasına dalabildiniz mi?
Bir dilenciyi çocuğunuza nasıl anlattınız?
Engelli insanlara öcü gibi bakmamasını, acımamasını, korkmamasını önceliğini her yerde onlara tanıması gerektiğini anlattınız mı?
Çocuğunuzun hislerini gözlemleyebildiniz mi?
Ben yoruldum dediğinde hiç kendisi ile kaldırıma oturup uzun bir süre gelip geçenler hakkında konuştunuz mu?
İşte bu kadar özgürüm, bu kadar özgürüz ve bir o kadar mutluyuz.
Evet neden bunları burada yapmıyorsun sesleri yükseliyor gibi geliyor bana. İnanın yapıyorum ama sizler sadece görmek istediğiniz şeyleri görmek istediğiniz için belki farkında değilsiniz. Bazı şeyler sadece yaşanır önemli olan farkındalık yaratmak değil, bu yaşamı layığıyla yaşamak derim.
Mutluluğu mu bekliyorsunuz? Ya da siz mutlu olmak için ne yapıyorsunuz?
Sağlıkla kalın…
0 yorum:
Yorum Gönder