Ah şu egolar


Hayat bazı zamanlarda beni şaşırtmaya devam ediyor. Her ne kadar sakin bir hayat ve sadece bana ait bir hayat yaşamak istesem de benim de karşıma pürüzler çıkmıyor değil. Sadece; böyle durumlarda yalnız, sessiz kalmayı tercih edenlerdenim. Olayların üstüne çok nadir gittiğimi söyleyebilirim. Ancak gerçekten bir şey beni üzerse inanın ona ben izin vermişimdir ya da neden olmuşumdur. İşte o çıldırma noktamdır. Hırsım aslında karşımdakine değil sadece kendimedir.
Hayatta her şeyin bir değeri mutlaka vardır maddi ya da manevi. Gereğinden fazla para öderseniz kazıklanmış olursunuz, gereğinden fazla değer verirseniz siz üzülürsünüz. Hayat çizgimi bazen lastik olarak tanımlıyorum esneme olabilsin diye. Bazen de esnetmeyecek şekilde lastiği son sınırına kadar çekiyorum.
Nereye geleceğim... Biri beni üzdü mü diye düşünüyor olabilirsiniz… Hayır benim problemim insanların egoları ile. Ben kendi adıma egomla arkadaş hatta bazen onu tiye alan bir karakterim, onu frenlemesini ve ne zaman öne çıkartmam gerektiğini çok biliyorum.
Çevremdeki bazı insanlar ise kendi kimliklerini egolarına teslim etmiş yaşarken;
Para var huzur var diyorsa... Kaçıyorum,
Adı neyse soyadı ile ortaya çıkıyorsa... Yazık diyorum.
Söylenmemesi gereken bir anlarda içindekileri kusuyorsa .... Acıyorum
Yapmam deyip bir şeyi göze alıp sonra pişman oluyorsa .... Galibiyet egonun diyorum.
Gerçeklerden uzak kalıp hayal dünyasında yaşıyorsa .... Ayakların yere bassın  diyorum…
Daha birçok ama bir çok örnek verebilirim ama yazarken bile yüzüm düşüyor, ellerim titriyor.
Siz siz olun lütfen size emanet edilmiş bu hayatı egonuzu tatmin etmek için yaşamayın, gerçekler er ya da geç ortaya çıkar, tabi sadece size ait değilse.
Hayatı her şeye rağmen yaşamak güzel, paylaşmakla, üretmekle, dostlarla ve en önemlisi aile  ile.
Hayatın güzellikleri sizinle olsun.
Egonuz da hayatınızda yer eden bir müziğin tınısı olarak kalsın.


CONVERSATION

0 yorum:

Yorum Gönder

YUKARI
ÇIK